HOROZ OPERASYONU

Sonbaharın son günleri.Bağ bozumu çoktan tamamlanmış ada göz kırpan kış'a hazırlanıyordu.Bazı arkadaşlarım fırsat buldukça adanın değişik yerlerini hiç üşenmeden gezerler,gezerler adanın gizemlerini keşfetmişcesine yaşadıklarını bizlere ballandırarak anlatırlardı.
  Nurettin Akkoç,Süleyman Uzun ,Abdullah Bozkurt,Turgut Keçeci..arkadaşlarımın takıldım peşlerine bir hafta sonu...
  Zeytinli köyü yol sapağına gelinceye kadar ovada ayva ağaçların başında yanan ampul gibi belkide göz hakkı diye dalında bırakılan tek tük ayvaları koparıp yedik afiyetle..Buradan köye değilde köyün karşısındaki tepeye çıkmaya yöneldik.Ağaç çileği ile dolu tepede acıtatlı bolca bu meyvelerden tattım ilk defa.
  Tepede etrafın manzarasını seyrederek dinlendik.Bu sırada arkamızdan yakınlardan bir horoz sesi duyduk.Doğruca o istikamete yöneldik.Terkedilmiş bir bağ evinden başka hiç kimsecikler yok. Uzun bir uğraşıdan sonra horozu bulduk.Kısa bir operasyondan sonra yakaladık.Belli ki bir süre önce burada mevsimlik oturan hane halkı taşınırken ya horozu unutmuş ya da horozun inadı tutmuş kaçmış..! Her neyse.Hemen ateş yakıp horozu mangal yapmaya başladık.O sırada Turgut arkadaşımız attığı bir taş ile bir karatavuk daha vurmasın mı? Hayret ettik avculuğuna.
  Horozu ve karatavuğu bir güzel közleyip yedik hep beraber afiyetle..
  Maceralı bir gezinin ardından okula döndük.
  Akşam yatakhane koğuşunda ''horozumu kaçırdılar'' türküsü dillerde dolaşmaya başladı.
  Ta ki..! nereden çıktı şimdi bu türkü deyen arkadaşlarımıza gündüz ki horoz operasyonumuz anlatılana kadar...!
                                                      MUSRE76  Rıdvan ERTAN

Okul

musre76