Okulumuzun tek resmi hizmet aracı askeri jemseden bozma jippikabı vardı.Plakası 17 AF olduğu için adına 17 affetmez takmışlardı.
Okul müdürümüz fırsat buldukça şöförü ile bu araca biner adanın ekseri limanlarına baskınlar yapar kaçaklar arardı.Sonra da bulduğu okul kaçaklarını bu araca bindirir okula getirir ifadelerini alırdı.
Kurtulmak çok zordu bu 17 affetmezden. Tatil zamanı yaklaştıkça heyecanımız artmıştı.Bir yandan da tedirgindik.Ya hava bozar gemi gelmesse ? diye..Bu acıyı bir kere yaşamış bir daha yaşamak istemiyorduk.
Deniz çalkantılı olsa da hava bugün fena değildi.İşimizi garantiye almalı deyip gelen bir haber üzerine valizlerimizle Kaleköy e ulaştılar Burdur lu Ali Önal ve 3 arkadaşı..??
Evet doğruymuş..! Kaleköyde askeri bir şilep yük boşaltıyordu.Yalvardık kaptana bizi götürmesi için.Nihayet ikna oldu.Yalnız bir şartla dedi: Sizi ancak anbarda götürebilirim.Kabul ettik hemen sevinçle bindik anbara.Az sonra okul müdürümüz geldi.Konuşmalardan bazı öğrencilerin okuldan kaçtıkları yönünde ihbarlar aldığını,hiçbir öğrenciyi götürmemesi yönünde isteklerini duyduk.Yani 17 AF yine ensemizde idi.
Kaptanımız müdürümüzü atlatıp suçluluk edası ile hareket ettik iskeleden.Nasıl geçtiğini anlamadığımız tedirgin bir yolculuktan sonra Çanakkale ye vardık.Kaptanımızın uyarısı ile dışarı çıktığımızda gözlerimize inanamadık.Her tarafımız çimento tozuna bulanmış sadece gözlerimizin içi farkediliyordu.Belli ki şilep askeriye ye çimento getirmiş.Anbar çimento tozuna bulanmıştı.
Hepimizi bir gülme krizi tuttu.Kendimizi toparlayıp doğruca hamama gittik.Üstümüzü başımızı orada temizlemeye çalışsak nafile.Hamamda bir güzel eğlenip yıkandık.Kirli çamaşırlarımızı değiştirip valizlere yerleştirdikten sonra ilk otobüse binmek üzere memleketin yolunu tuttuk...(Burdur lu Ali Önal dan dinleyip yazdım) MUSRE76
Rıdvan ERTAN
Okul
musre76